Güzelliği ve bakımlı olmasıyla dikkatleri üzerine çeken iş insanı Aslı Şen’in kurucusu olduğu Ashley Joy markasını daha yakından tanımak ve Şen’in bakın sırlarını öğrenmek için 5 SORU 5 CEVAP köşemize konuk ettik.

Ashley Joy markasının kuruluş hikâyesinden bahseder misiniz?

Aslında bunun çok ilginç ve çok özel bir hikayesi var. Eminim ki her anne benimle hemfikir olacak. Hali hazırda her zaman yediğime, içtiğime dikkat eden biriydim ancak hamilelik dönemimde bu konuda daha dikkatli olmaya başladım. Yediğim, içtiğimin dışında kullandığım bakım ürünlerine vs. De çok daha fazla özen gösterdim; içeriklerini inceledim, araştırdım. Bu sadece cildim için geçerli değil saç bakımında da oldukça dikkatli davrandım. Her kadın, her birey saçı bakımlı ve güzel olursa kendini daha iyi hisseder. Uzun yıllardır Ender Saraç’a gidiyorum, yine o dönem yani hamilelik dönemimde Ender Bey, ürünlerin içeriklerine, doğal yollarla nasıl bakımlı olabilirim merakıma yönelik doğal malzemelerle neler yapabileceğime dair birkaç tavsiyede bulundu. Ben de bu konuyu araştırarak evde kendi kendime kremler yapmaya başladım. Aynı dönem bir yandan da kariyer anlamında yeni bir şeyler yapmak, insanlara değerli bir şeyler sunabilmek fikri de var ama tam olarak ne olması gerektiği noktasında da kafamda bazı şeyler tam oturmamıştı. O dönem, ben buna hep planlanmış ve ilahi tesadüfler diyorum, bir arkadaşımın nikah şahidiyim ve düğünü de New York’ta olacak. Hazırlıklarımızı yaptık ve organizasyon için New York’a gittik. Kendimi bildim bileli çocukluğumdan beri meraklı, yeniliklere açık, araştırmayı, yepyeni bilgiler, kültürler keşfetmeyi seven biri oldum. Her şeyi sorar, öğrenmeye ve araştırmaya önem veririm. Düğün sırasında doğal içeriklere önem verdiğimi fark eden, bu anlamda sohbetlerimize tanıklık eden ve hayatımda gerçekten de rehber olma özelliği taşıyan biriyle tanıştırıldım. Sohbet ettik bu doğal içerikler konularında ve gerçekten çok iyi anlaştık. Neyse düğünden sonra Türkiye’ye geri döndük. Bu beyefendinin ilmi, bilgi birikimi gerçekten çok değerliydi; biz de onu Türkiye’de de herkes tanısın diyerek davet ettik ancak ne yazık ki o dönem gelemedi ve bir türlü yeniden görüşmek nasip olmadı.

Gel zaman git zaman ve benim de hiçbir şey tesadüf değildir dediğim gibi aradan 4 ay geçti çok yakın bir arkadaşım beni aradı, bu beyefendinin Türkiye’ye geleceğini kendisinin onu gezdireceğini ancak rahatsızlandığı için eşlik edemeyeceğini ve benim bu konuda yardımcı olup olamayacağımı söyledi. Bizde misafirperverlik çok önemlidir ve tabii ki hem bu anlamda hem de arkadaşıma yardımcı olmak için kabul ettim. Hemen güzel bir program yaptım ve Kapalıçarşı, tarihi yerler, bütün gün kendisine eşlik ederek İstanbul’da ona rehberlik ettim. Benim de kim olduğumu bilmiyor yani hangi aileye mensubum vs. hiç bu konularda konuşmadık zaten kendisi de dünyevi şeylere değer veren biri değil; maneviyatı çok yüksek tabiri caizse guru diyebileceğimiz biri… Tam kendisini yolcu edeceğiz bana beyaz bir zarf uzattı; ben de rehberlik ettiğim için bahşiş veriyor sandım ve mahcup oldum; kabul edemem, burada kime sorsanız misafirperverlik eder, sizinle aynı şekilde ilgilenirdi diye kibarca ret ettim. Kendisi de gayet zarif bir şekilde zarfta benim sandığım şeyin olmadığını, açıp okuduğumda hayatımı değiştirecek bir şeyin olduğunu söyledi. İyi bir insansın, iyilik et diyerek sözlerine devam etti ve kendimi iyi hissettiğim bir yerde, bir zamanda bu zarfı açmamı, dikkatlice okumamı tembihledi. Çok heyecanlandım ve eve gider gitmez onun da söylediği gibi en doğru zamanda, kendimi iyi hissederek, en güzel enerjilerle zarfı açtım. İçinde daha önce hiç görmediğim, karşılaşmadığım çok özel bir bitkisel formül vardı. Hızlıca denedim ve muazzam bir etki aldım; işte o formül de Ashley Joy’un ikonik bakımı olan Ashley Joy Bitkisel Saç Bakım Yağı’nın formülüydü… Yani beyefendi bana sarı renkli Ashley Joy bakım yağının özel formülünü vermiş oldu. Daha sonra da New York’a her gittiğimde kendisinden bitkilerle ilgili özel eğitimler aldım. Gerçekten hayatta her şey su gibi yolunu buluyor. Bu bakım bana iyi geldiği için çok yakın arkadaşlarıma, çevreme yapmaya başladım; hatta eve gelen misafirlerimize çok şık şişelerde hediye olarak sundum. O kadar güzel geri dönüşler aldım ki; herkes kendi yaşadığı mucizevi etkilerden bahsediyor, bunu daha fazla insana ulaştırmam konusunda beni motive ediyordu. Her zaman iyilik ve güzellik paylaşılmalıdır; paylaşıldıkça artar, hayat da böyle güzelleşir diye düşünen biri oldum. Birinin saçına, birinin egzamasına, iyi gelen bu formülü herkese iyi gelecek şekilde ulaştırmalıyım diye düşünmeye başladım.

Tam da bu dönem, tesadüfler zinciri, bir vesile ile Umre’ye gittim ki bu ilk defa Metinsiz gittiğim bir seyahatti. Biz Metin ile birlikte gezmekten ve yeni yerler keşfetmek çok keyif alan bir çiftiz en başından beri ama bu sefer Metin’in programına uymadı ama içimden bir ses de mutlaka gitmemi söylüyordu, Metin de beni bu keşfi yapmam yönünde teşvik edince gittim; iyi ki de gitmişim. Yine ilahi bir tesadüf, uçakta yanıma Suna Dumankaya denk geldi. Onunla da bu doğal, bitkisel içerikler hakkında sohbet etme imkanım oldu. Seyahatim sırasında önümde bir kadın bayıldı; hemen yardımına koştum sonra kadın benimle ilgilendi, sohbet ettik ve beni lokalde iyi bilinen çok özel biriyle tanıştırdı. Bu kişi de maneviyatı çok yüksek bir insandı ve bana kalbinin ekmeğini yiyeceksin, ruhunun temizliğini koru; elinde bir hazine var ve onu hayata geçir. 7 sene sonra dünya markası olacaksın, sizin kültürünüzde Mevlana var; aldığını ver ve paylaş dedi. Hiç unutamıyorum; hala sözleri kulaklarımda… Bunların hepsi birbirini tamamlayan tesadüfler oldu. Türkiye’ye döner dönmez tamam dedim ne yapmak istediğime karar verdim; bu anlamda bitkisel ve doğal içeriklere ihtiyaç duyanlar için bilgi birikimimi ve tecrübelerimi herkese aktaracağım., Ulaşılabilir, uygun fiyatla en kaliteli içerikler olacak fikriyle yola çıktık ve kişisel bir marka ismi olmasını istemediğim ve kulağımıza da çok iyi geldiği için markamın adını Ashley Joy olarak belirleyerek bu serüvene başladık ve bugünlere geldik. Şu an 70.000 adet satışımız var.  Harvey Nichols, özel satış noktaları ve pek çok online mecrada yer alıyoruz.  İyilik paylaşınca çoğalıyor; bir de hiçbir zaman daha fazla para kazanmak için kaliteyi bozma taraftarı olmadım. Olması gereken neyse hep bu şekilde Ashley Joy’a yatırım yaptım; öyle çeşitliliğimi de markamın dünyasını da büyüttüm. 30’dan fazla ürün çeşidimiz bulunuyor ve hayallerimden vazgeçmeden, konumda kendimi daha da geliştirerek devam ediyorum. Çok yakında yurt dışı projelerimiz var; ilk günkü heyecanımız, şevkimiz ve işimize olan sevgimizle çalışıyor, aldığımız güzel yorumlarla daha da motive oluyoruz. Logomuzdan da bahsedecek olursam ki bunu çok merak eden ve soran oluyor; sol bileğimdeki dövmeden ilham alarak bu logoyu yarattık. Çocuklarımı, eşimi, ailemi simgeleyen bir dövme yaptırmak istiyordum, aklımda olan fikri özel olarak tasarlattım. Dövmemde eşimin, çocuklarımın baş harfleri yer alıyor. Sırt sırta oğullarımın baş harfleri olan B, tepede eşim Metin’in baş harfi olan M (hep başımızın üstünde yeri vardır; o bizim baş tacımız) bulunuyor. Dışarıdan bakıldığında aynı zamanda kelebek gibi gözüküyor. Yani bu markanın özünde, aşk var, sevgi var, beni ben yapan her şey var. Bu logo sevgiyi, aşkı, emeği simgeliyor.

Bitkisel saç bakım ürünleri olarak nitelenen ürünlerinizin içeriğini nasıl oluşturuyorsunuz?

Ashley Joy’un doğuşu, doğanın nimetlerine, içinde barındırdığı güzelliklere ve şifaya dayalı… Dolayısı ile doğanın özleriyle sürdürülen bir marka Ashley Joy ve her bir ürün de etkisine uygun doğal içeriklerle formüle ediliyor. Her bir içeriği özenle araştırıyor bu anlamda titizlikle çalıştıktan sonra doğanın güzelliğini herkese ulaştırıyoruz. Hiçbir canlıya zarar vermeden yeni ürün çıkarmak ilk maddemiz; bu hiçbir zaman esnemeyeceğimiz bir konu… Aslı Şen ve Ashley Joy olarak hayvana, doğaya, dünyaya saygı en büyük görevimiz…

Ürün serilerinizden bahseder misiniz? Her saç tipine ve sorununa karşı çözüm üreten bir ürününüz bulunuyor mu?

Ashley Joy’da öncelikle saça ve saç bakımına dair her ürünü bulabilirsiniz; saç fırçası gibi aksesuarlara kadar… Her biri saçın cinsine ve ihtiyacına yönelik özel formüllerle geliştirilen şampuanlar, saç kremleri, saç bakım maskeleri, saç bakım spreyleri, saç bakım yağları, kuru şampuanlar, saç spreyleri gibi bir çeşitlilik mevcut. Çocuklar özelinde de ürünlerimiz var; her bir ürünümüzü kullanabilecekleri gibi onlara özel geliştirdiğimiz Çocuklara Özel Kolay Tarama Spreyi de oldukça talep görüyor. Saçın yanı sıra Kaş & Kirpik Bakım Serumumuz da var ve gözle görülür performansıyla öne çıkıyor. Yeni kategorimiz olan kişisel bakım – cilt bakımda da Yenileyici El Kremi, Manikür & Pedikür Peelingi, Tırnak Bakım Fırçası ürünleri yer alıyor. Doğa, sahip olduğu sayısız zenginliklerini bizimle paylaşan hem bedenimizi hem de ruhumuzu besleyen doğal kaynağımız… Bizler de ruh ve bedenin birleştiği eşsiz bir bütünüz. Ashley Joy olarak biz bu eşsiz bütüne iyi bakmaya, bedenimizi, tenimizi, saçlarımızı sevmeye ve onu en doğal yollarla beslemeye inandık. Yolculuğumuza saçlarımızı köklerinden uçlarına kadar yenileyerek, aynı zamanda duyularımızı da harekete geçiren bitkisel saç bakım ürünlerinden başladık. Daha sonra da yeni ürünlerle bunu geliştirmeye devam ettik. Tutkumuz ihtiyaç duyulan her üründe insanları doğa ile buluşturan kişisel bakım markası olmak; bu sebeple dünyamızı yepyeni ürünlerle zenginleştirmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz.

Ashley Joy’a yeni ürünler gelecek mi?

Uslanmaz bir hayalperestim sanırım. Ashley Joy’u yarattığım daha ilk günden bugünleri ve hatta yarınları hayal ederek bu hikayeye başladım. Bu yolculukta birçok kez zorluklarla karşılaştım; karşılaşmadım diyemem ama buna rağmen moralimi hiç bozmadım ve etik değerlere sadık kalarak, hep kalbimin sesini dinleyerek çok ama çalıştım. Çünkü hikayenin temel amacı benim ihtiyaç duyduğumu keşfederek, geliştirerek, herkesin iyiliğine ve güzelliğine sunmaktı. Dolayısı ile dünden bugüne geldiğimiz noktada aldığımız yorumlar beni çok motive ediyor. Demek ki doğru bir yolda ilerlemiş, ihtiyaçları doğru anlamış ve olmasını gerekeni doğru bir şekilde karşılamışız. O kadar çok kategoride, Ashley Joy markasıyla talepler alıyoruz ki; etkisi ve doğallığı ile herkes uzun zamandır ihtiyaç duyduklarını bize güvenerek çözüme kavuşturmak için sabırsızlanıyor. Biz de onlara en iyi şekilde çözüm sunmak için sabırsızlanıyor, yepyeni ürünler için heyecanla çalışıyoruz. Çok yakında çok sürpriz ve güzel haberlerimiz olacak.

Aslı Şen’in günlük saç bakım rutini nasıldır?

Hayatın akışında olmayı seven biri olsam da her daim planlı biriyim. Bu özel hayatım kadar işimde de kişisel bakımımda da böyle. Hep söylerim; verdiği kadar alır insan… Doğadan da, hayattan da kendinden de… Aynada baktığımız kişi biziz. Kendimizi ne kadar sever ve özen gösterirsek o kadar mutlu ve güzeliz aslında. Güzellik bir bütün bana göre… Tabii ki saç bakımımız da öyle. Dünyanın en iyi ürününü de kullansanız doğru ve sürekli olmadığı sürece maksimum verimi almanız imkânsız. E tabi her şeyde olduğu gibi saç bakımında da bütünü ele almak ve süreklilik çok önemli. Bu konuda da elbette disiplini elden bırakmamaya özen gösteriyorum. Üstelik benim işim de gücüm de saç üzerine…J O sebeple bir kere doğru ürünü doğru şekilde kullanmayı çok önemsiyorum. Haftada 2 gün saçlarıma nem bakımı uygularım. Nem her tip saçın ihtiyacı. Nemsiz saç kurur, kuru saç yıpranır, dökülür, kopar ve uzamaz. Sorunların kökeninde bazı temel şeyler vardır. Onları yapmadan üzerine yaptığımız eklemeler hep biraz eksik kalır. Nem o sebeple her tip saç için son derece önemlidir. Nem bakımım için Ashley Joy Argan Nem Maskesi elbette vazgeçilmezim. Zaman zaman gece sürüp sabah yıkıyorum ve güne başlıyorum yahut sabah banyo sonrası sürüp o günü öyle geçirdiğim de oluyor. Normal rutinimde ise Ashley Joy Onarıcı şampuan ile en yeni ürünlerimiz boya koruyucu seri ile destekliyorum. Yine Mor şampuan vazgeçilmez rutinlerimden. Akabinde, özellikle banyo sonrası Durulanmayan Bakım Kremi ve Argan saç serumu uyguluyorum genelde. Zaman zaman sabah duşta uyguladığım tek kullanımlık maskeleri saçımda bekleterek ofise bile gittiğim oluyor. Saçta görsel olarak duruşunu da yarattığı etkiyi de çok seviyorum. Diyorum ya saç bakımı bir bütün. Ve bu bütünü sürekli kılmak önemli.

 Türk kadının en çok yaşadığı saç sorunu nedir? Çözümü nasıl olmalıdır?

Aslında sadece Türk kadını değil genel olarak herkesin en büyük problemi kuşkusuz saç dökülmesi. Tabi bunda çevresel faktörler, günlük rutine bağlı stres vs. oldukça etkili. Her zaman derim; bakım bir bütün işi. Yediklerimize, içtiklerimize, beslenmemize, dikkat etmemiz bu anlamda çok önemli. İçtiğimiz su miktarı, maruz kaldığımız her türlü dış etken, mevsimsel geçişler saç dökülmesine etki eden faktörler arasında olabiliyor. O yüzden kişisel bakımımıza özen gösterirken sağlığımızı da bu işin içine katmak çok önemli. Rutin kontrollerimizi asla aksatmamayı öneriyorum öncelikle. Sağlık ve güzellik içten gelir. Bunu bir kere hep hatırlamalıyız. Ve elbette doğru ürün kullanımı çok önemli. Ashley Joy ’un dökülme karşıtı güçlendirici şampuanı ve bahsettiğim gibi benim bu işe giriş sebebim olan Güçlendirici Saç Bakım yağı saç dökülmesi anlamında benim vazgeçilmezlerim arasında. Elbette dökülmenin pek çok sebebi var dedik. Güzelleşmek, iyi hissetmek ve pek çok farklı sebep için saçlarımıza birçok işlem yaptırıyoruz. Özellikle biz kadınlar ruh halimize göre saçlarımızla oynamayı severiz J Bu noktada bir yerden yaparken bir yerden bozmak yapılan en büyük hatalardan. İşleme maruz bıraktığımız saçlarımıza ekstra bakım yapmadığımızda dökülme ve daha pek çok sorunla birden karşılaşmamız kaçınılmaz oluyor haliyle. İşlem görmüş saçlara uygun Ashley Joy Onarıcı Şampuan ve Nem maskesi serileri bu anlamda oldukça etkili diyebilirim. Tecrübe ile sabit J Çünkü işlem görmüş saçın ekstra bakıma, onarıma ve tabi ki neme ihtiyacı olur. Gerçi bahsettiğim gibi nem, her türlü sorunun temelinde her tip saçın ihtiyacı bu da bir gerçek. Yine en yeni ve gözdelerimizden Boya Koruma Serimizi aslında bunu düşünerek de var etmek istedik. Keza yine boyalı saçlar için mor şampuan da aynı şekilde. Saçlarımıza gerekli olan bakımı uygun ürünler ve süreklilik ile yaptığımızda, boyanın süresini de uzatmamız; daha az işleme maruz kalmamıza yol açacağından dökülme, yıpranma ve daha birçok problemi de en aza indirmiş oluyoruz otomatik olarak.