Yazdığı ilk kitabıyla satış rekorları kıran işaret dili öğretmeni Emine Kıvcı Biçim, işitme engelli bir ailede büyümenin ona kattığı deneyimleri okuyucularıyla paylaşıyor. Biçim, kitabında sadece yaşadıklarını anlatmıyor işitme engelli ailelere rehber olabilecek nitelikte ip uçları veriyor.

Kitabınızın adı “Nevvah”, peki Nevvah ne anlama geliyor?

Ben bu kitapta işitme engelli bir genç kızın tüm hayatı boyunca yaşadığı zorlukları anlattım. Bu kız işitme engelliydi fakat çığlığı sessizdi. O sesi ben duyabildim ve yaşadıklarına tanık oldum. Kitabın ismi aslında Sessiz Çığlığım olacaktı fakat bu isimde kitap olduğu için “Nevvah” koydum. Nevvah, feryat ederek ağlayan anlamına geliyor. Bu nedenle uygun olabilecek en güzel isim diye düşündüm.

Peki sizi biraz tanıyabilir miyiz? Yazar kimliğiniz dışında öğretmen olduğunuzu da biliyoruz. Emine Kıvcı Biçim kimdir, neler yapar biraz anlatır mısınız?

Bursa’da yaşıyorum aslında ziraat mühendisiyim. Ailem işitme engelli olduğu için yıllardır onların içinde büyüdüm, tercümanlık yaptım, yol göstermeye çalıştım. İşaret dilinin yaygınlaşması ile birlikte öğrenme talebi de çok arttığı için bana gelen teklifleri değerlendirdim. 10 yıldır Bursa Osmangazi Halk Eğitim Merkezi’nde işaret dili öğretmenliği yapıyorum. Bu işe başlamamla birlikte talepler her geçen gün artmaya başladı. Kamu kurum ve kuruluşları ile hastaneler, okullar, adliye çalışanları yani aklınıza gelebilecek her kesimden insanlar, işaret dili öğrenmeye geliyor ve bu beni çok mutlu ediyor. Bana ulaşmak ve işaret dili öğrenmek isteyenler instagram adresimden iletişime geçebilirler. @eminenin.sesi16

Nevvah’ın hikayesinden bahseder misiniz? Okuyucuya neler sunuyorsunuz?

Nevvah benim için çok özel, ilk kitabım… 43 yaşındayım ve 43 yıldır işitme engellilerin içindeyim. Aynı zamanda Bursa İşitme Engelliler Derneği As Başkanıyım. İşitme engelliler ile ilgili gözlemlerimi, onların yaşadığı zorlukları dışarıdan kimse bilmiyor. Ben de bunları ele alarak yazmak istedim. Burada işitme engelli bir genç kızın tüm hayatı boyunca yaşadığı zorlukları, ailesinin işaret dili öğrenmemesinden dolayı yaşadığı çıkmazı, psikolojik sorunlarını anlattım. Aynı zamanda işitme engelli çocuklara sahip ailelerin izleyeceği yollar, ne yapmaları gerektiği, bu çocuklara nasıl yaklaşmaları, nasıl okullara göndermeleri gerektiği de var. Ben de kendi içimde bazı zorluklar yaşadım, küçüklüğümü yaşayamadan birden büyüdüm, sorumluluklarım erken yaşta başladı. Bunları anlattım. Sonuç benim için şu ki, her zorluğun arkasından güzellikler gelir. Şu anda o anı yaşıyorum

Siz de işitme engelli anne ve babanın kızısınız… Kitabın asıl ilham noktası bu muydu?

43 yıldır ailemle birlikteyim, artık bir şeyleri yazmam gerektiğini düşündüm. Kendi gözümden, kendi duygularım ve kendi düşüncelerim ile… Toplumu bilinçlendirmek istedim. Çünkü hiçbir şey göründüğü gibi değil. Mesela şu anda işitme engelli 10 yaşında bir çocuğa harfleri çıkartmaya çalışıyorum. Bazen 1 gün, bazen 1 hafta sürüyor. Eğitim anlamında işitme engelliler çok eksik… Türkçeyi doğru kullanamıyorlar bu yüzden de yanlış yazıp yanlış yorumluyorlar. İşitme engellileri, bizler gibi bireyler daha iyi anlasın, ona göre yaklaşsın istedim. Bir dil bir insan bir işaret dili 3 buçuk milyon insan demek! Doğru yerden doğru insandan işaret dili eğitimi almanın da önemli olduğunu vurgulamak istiyorum.

İkinci kitabınızı yazmaya başladınız mı, bu sefer konusu ne olacak ve ne zaman okuyucu ile buluşacak?

Şu anda açıkçası Nevvah’ın tadını çıkarıyorum, sosyal sorumluluk anlamında bir kitap oldu aslında. Bir film olmasını çok istiyorum. İkinci kitap için konu kafamda belli gibi ama daha yazmaya başlamadım. Ayrıca şiir yazmayı da çok seviyorum, biraz ona da yoğunlaştım. Belki bir şiir kitabı da olabilir. Onu zaman gösterecek gibi duruyor, önce hangisi hazır olursa onu çıkarabilirim.